Sayın Cumhurbaşkanlığı makamı tarafından liyakatımız uygun görülerek ikinci kez Gaziantep Üniversitesi Rektörü olarak atanmış bulunmaktayım. Bu Üniversitemiz bakımından yeni bir dönemin başlangıcıdır aynı zamanda. Desteğiniz, katkılarınız ve eleştirileriniz için herkese, tüm kamuoyuna candan teşekkür ederim. Bundan sonraki süreçte de sürekli iletişim hâlinde olmak, önerilerinizi almak temel duruşumuzdur.
Daha önce herkesle paylaştığım şu cümleleri yinelemek istiyorum. “Şeffaf ve hesap verilebilir bir yönetişim ilkesine dayalı olarak Üniversite anlayışımızı; farklılıkların birlikteliğinden sinerji doğuran; aklın ve etiğin en üst düzeyde kurumsallaştığı yer olan, hakikati arama temel felsefi düsturunu merkeze oturtan; ne düşüneceğini değil düşünmeyi öğretmeyi esas alarak nitelikli insan gücünü yetiştirme görevinin yanı sıra; bilgi çağının ve bilgiye sahip olmanın güce sahip olma, muktedir olma demek olduğunun farkındalığıyla bilgiyi üretip, toplumla paylaşan; eğitim, sosyal, teknik, sanayi, kültür, estetik ve tüm alanlarda toplumun ileri gitmesinde etkin rol oynayan; steril ve yalıtılmış değil, toplumla hemhal olan; bir motor güç, bir lokomotif olan “üniversite” vizyonuna kilitleyerek yola çıktık”. Yine aynı söylemle devam ediyoruz.
Öğretim elemanlarının özlük haklarına saygılı, liyakati esas alan, ayrıştırmak ya da ötekileştirmek yerine birlik ve bütünlüğü hedef alan bir yönetim anlayışı sergileyeceğiz. Ve bundan sonra hep birlikte Gaziantep Üniversitesi’ni daha ilerilere taşımak için bu anlayışıyla el ele çalışmaya devam edeceğiz.
Birlikte görev yaptığımız dört yıl içerisinde aldığımız mesafe gerçekten önemlidir. Üniversitemiz geçtiğimiz 4 yıl içerisinde 3-4 misli kaliteli bir büyümeyi gerçekleştirerek, toplumla her alanda önemli bir bütünleşmeyi ve iletişimi sağlayarak ülkemizin önde gelen üniversitelerinden biri olmuştur. Şimdi, artık geçmişte yaptıklarımızı değil, yarınlarımızı, geleceğimizi konuşmanın, planlamanın ve bu çerçevede çalışmanın zamanıdır. Mevlana’nın dediği gibi:
“Ne kadar söz varsa düne ait, dünle beraber gitti cancağızım. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.”
Evet, şimdi yeni şeyler söylemek lazım. Yeni ve geleceğe dair hedefler için yola çıkma zamanıdır. Her zaman ifade ettiğim gibi herkesin, kimseyi dışlamadan herkesin Rektörü olacağım. Önümüzdeki dört yıl içerisinde yönetim felsefemizin temelini de bu yaklaşım oluşturacaktır. Yukarıda da belirttiğim gibi etik zemini esas alarak farklılıkların birlikteliğini sağlamak, her görüş ve düşünceye saygı duymak temel insani anlayışımızdır. Tarihimiz, bunun güzel örnekleriyle doludur. Mevlana düşünce ikliminde, Yunus Emre’nin hoş sedasında bilimsel olarak çalışmak ve üretmek durumundayız.
Geleceği kurgulayabilen “Büyük ve Kaliteli bir Üniversite” hedefini sürekli yukarıya taşımak büyük düşünmekle mümkün olacaktır. Üniversite-sanayi işbirliği, üniversite-toplum birlikteliği bu dönemde de en önemli önceliklerimizden olacak. Dünya kenti Gaziantep’te bir “Dünya Üniversitesi” doğuyor.
Birinci dörtlüğünü birlikte söylediğimiz şarkımızın, ikinci dörtlüğünü de yine birlikte söylemeye başlıyoruz. Allah yardımcımız olsun.
En kalbi selam, sevgi ve saygılarımla…
Prof. Dr. M. Yavuz COŞKUN
Rektör
